Pişman değilim ama caydın sözünden
Düşman değilim ama düştün gözümden*
Ona de ki, telafisi yoktur hayal kırıklığının.
Üzüntüler zamanla geçer, kırgınlıkların yarası beraberce sarılır ama hayal kırıklığı giderilemez. Zamansızdır, zamanla geçmeyendir. Birden yok olur ve yokluğu kalır. Çünkü sükût-u hayal’dir sözün aslı ve ‘hayal kırıklığı’ndan da fazladır anlattığı. Sözün açtığı yarayı, söz ıslah eder ama bir kez sustu mu hayaller, neyi neyle ıslah eder insan... İki kişinin yarattığı, zamanla öğrenip geliştirdiği o ince, narin, girift dil unutulmuş değildir. Bir anda silinir ilişkinin kendisi gibi. Dil susar, dil dönüşür, sessizce ve ömür boyu sürecek tek kişilik bir dili konuşmaya başlar benlik.
Ölen dildir, ama insan çürür. Yavaş yavaş, artık olmayan ve sonsuza dek olmayacak bir dili hiç hatırlayamadan ama içinde anlamını kavrayamadığı sızısını hissederek çürür. Her derin yara gibi en başta acıyan sonradan sızlar. Acı dayanılabilir olsa da, sızı çürüyen, yayılan, çürütendir.
* Sezen Aksu - Kaçak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder